Dikkat ettiyseniz iş ilanlarının çoğunda tecrübeli eleman aranmaktadır. Bu en basit işlerde ve statülerde olabileceği gibi, gerçekten tecrübe isteyen pozisyon ve statülerde de olmaktadır. Peki, tecrübe işe alımlarda olmazsa olmaz mıdır?

Japonya’da bazı işletmeler çoğu pozisyon için özellikle tecrübesiz eleman almaktadır. Bununda en büyük nedeni, kişilerin eski iş tecrübelerinde edindikleri bilgileri yeni işinde de uygulayacakları düşüncesidir.

Yaptıkları araştırmalarda bu durumu destekler nitelikte sonuçlar vermiştir. Aslında bu durum beklentilerden çokta farklı değildir. Çünkü genelde insanlar işlerinde zor durumla karşılaştıklarında eski benzer uygulamalarda ki tecrübelerinden yararlanıp, bir çözüm bulmaya çalışır. Buda yenilikçiliği ve farklı düşünmeyi engeller.

Ülkemizde ise en basit işlerde bile birçok işletme birkaç senelik tecrübe istemektedir. Bunu kurumsal işletmelerin yanında, küçük işletmelerde çok yapmaktadır. Hatta kurumsal firmalarda çoğu zaman bu durumla çok sık karşılaşılmaktadır. Çünkü herkesin çalışmak isteyebileceği bu işletmeler, markalarına güvenerek bunu önemli bir eleme kriteri haline getirmişlerdir.

İş tecrübesinin işletmelerce önemli bir eleme kriter haline getirilmesi, sevdiği işi yapmak isteyen adaylar için büyük bir dert olmaktadır. Niye dert olmasın ki.

Düşünün; sevdiğiniz işte çalışmak için kaç sene eğitim alıyorsunuz, seminerlere, kurslara katılıyorsunuz, işletmelerde çalışmak istediğiniz bölümle ilgili staj yapıyorsunuz sonra iş ilanlarına başvuruyorsunuz. Sonuç ne? HÜSRAN….

Neden hüsran; çünkü girmek istediğiniz işletme görevli statüsüne bile, bilmem kaç senelik tecrübe istiyor.

Piyasada birçok genç sırf tecrübesi yok diye istediği işe girememektir. Birçok işletme ise, elini taşın altına koyup, birilerine emek harcayıp değer katmak yerine işin kolayına kaçıp, hazır yetişmiş elemana sahip olmak istiyor. Bir bakıma armut piş, ağzıma düş mantığını güdüyorlar.

Halbuki bu işletmelerin web sitelerinde, güzel ve cilalı sözlerden oluşan misyon, vizyon ve insan kaynakları politikaları görürsünüz. Ama uygulamada hiçte öyle değillerdir.

Aslında işletmelerin sosyal sorumluluk çalışmalarının içinde, tecrübesiz yeni gençleri işi alıp, onlara değer katacak, yetiştirecek projelere da ağırlık vermeleri gerekir. Örneğin bu amaçla işletmeler her yıl şu kadar sayıda tecrübesiz elemanı işe alıp yetiştireceğiz diye bir işletme politikası ortaya koyabilirler. Bu hem işletmelere ayrı bir itibar kazandırır, hem de topluma büyük bir fayda sağlar.

Sonuç olarak; ülkemizdeki birçok işletme personel alımlarında tecrübeye çok önem vermektedir. Tecrübeye önem veren bu işletmeler ise, okuldan yeni mezun olan tecrübesiz adayları işe alıp yetiştirmeye önem vermemektedir.  Tecrübeye mutlak şart olarak bakan birçok firma bu yüzden gelecek vaat eden, yenilikçi, işini seven birçok kişiyi ellerinden kaçırmaktadır. Dolayısıyla firmaların tecrübeye mutlak şart olarak bakmamaları, pozisyona ve statüye uygun tecrübe şartları belirlemeleri, bunun yanında tecrübesiz adayları da geliştirme adına projeler üretmeleri gerekmektedir. Çünkü tecrübe zaman ve emek harcanarak kazanılmaktadır.

Firmaların bu konuda daha duyarlı ve elini taşın altına sokmaları temennilerimle….