Yaşamımız (31.08.2007)

yasamimiz“Can babaannesinin aldığı hediyeyi görünce çok sevindi. Annesi Can’a dönerek “Can hadi babaannene teşekkür et” dedi. “Can’da teşekkür ederim babaanne” dedi.

Dikkat ederseniz yaşamımızda yukarıdaki olay gibi bir çok olayla karşılaşırız. Çevremiz de bir durum/olay karşısında bize neler yapacağımızı, nasıl davranacağımızı, nasıl konuşacağımızı hatta bizim adımıza karar verip uygulamaya geçmemizi isteyen insanlar çoktur. Bu tür insanlar iş hayatımızda, aile içinde, arkadaş çevremizde vs. olabilir.  

Peki hayatımızda bizim ne yapacağımıza karar veren, bizlere söyleyen ve buna göre hareket etmemizi isteyen kişiler, bizim rahatlamamızı veya kendimize güvenmemizi sağlayabilir mi?

Bahsettiğimiz olayın benzeri tiyatroda da olmaktadır. Tiyatroda oyuncular sahnede oyunlarını oynarken, arkadan birisi kişilerin söyleyeceklerini sadece oyuncuların duyabileceği kısık bir sesle söyler.  Böylece oyuncuların söyleyeceklerini unutmamalarını bu sayede kendilerine güven duymalarını ve rahatlamalarını sağlarlar. Buna literatürde suflorlük denilmektedir.

Suflorlük tiyatro sahnesindekilere olduğu gibi bizlere bir güven ve rahatlık hissi vermeyecektir. Çünkü kişilerin yapmamızı istedikleri davranışlar, tutumlar bizim benliğimize ters gelip bizi tam yansıtmayabilir. Dolayısıyla vicdanımızda, davranışları yaptığımız kişiye karşı bir pişmanlık ve huzursuzluk hissedebiliriz. Vicdanımızı rahatlatmak için “Bunu isteyerek yapmadım, falanca istedi diye yaptım.” gibi bir mazeret uydursak ta vicdanımızı rahatlatamayız.

Birilerinin bize yapmamız gerekenleri söylemesini olumlu karşılarsak, hayatta kendi ayaklarımız üzerinde duramayacağız. Dolayısıyla buda ayrı bir problem teşkil edecektir

Hayatımızda birilerinin bize ne yapmamızı söylemeleri ve onlara kulak verme yerine kendi düşüncelerimize değer vermemiz daha doğru olacaktır. burada dikkat edilmesi gereken hususlardan bir tanesi bizden tecrübeli insanların tecrübelerini de yabana atmamak gerektiğidir. Bir olay karşısında o konu hakkında daha önce tecrübesi olan insanlara danışıp fikirlerini almakta fayda vardır. Çünkü hem onların yaptığı hatalara düşmeyiz hem de olayın kritik noktalarını onların gözüyle görme imkanına sahip oluruz.

Sonuç olarak hayat karşısında yenilmemek daha güçlü ayakta kalmak istiyorsak kendi verdiğimiz kararlar doğrultusunda hareket etmemiz en güzelidir. Bazen düşer bazen kalkarız ama kazanan hep biz oluruz.